Doğalgaz Dergisi 208. Sayı (Mayıs-Haziran 2018)

44 Doğalgaz / Mayıs - Haziran 2018 dogalgaz.com.tr TEKNİK DENİZER ATLI Bosch Termoteknik Ürün Yöneticisi K azandaki yüksek su hacmi, bir buhar rezervi yaratamaz; sadece enerji kaybına yol açar. Çok düşük su hacmi ise basınç dalgalan- malarına ve buharın kalitesizleşmesine neden olur. Bu yüzden doğru hesaplan- mış bir su hacmi, kazan seçimlerinde ciddi bir performans kriteridir. Bununla birlikte kazan konstrüksiyonunda yeterli buhar hacmi ve kısa süreli/az sayıda brülör ön süpürme işlemleri öncelikli olarak ele alınmalıdır. Kazan tasarımları sıklıkla su hacim- leri üzerinden değerlendirilmektedir. Bu noktada çelişkili argümanlar ortaya koyuluyor. Örneğin düşük su hacmini savunan argümanlar, gereksiz su rezervi tutmanın uzun ısınma sürelerine ve eks- tra durma kayıplarına yol açtığını öne sürüyor. Bu argüman genel olarak hızlı buhar jeneratörü üreticileri ve ısıtma kazanı üreten firmalar tarafından ortaya atılıyor. Diğer yandan bazı kullanıcılar da düşük su hacimli kazanları kullanmaktan yanalar. Aksi görüş olarak yüksek su hac- mini savunanlar ise genel olarak silindirik (alev/duman borulu) kazan üreticileridir. Bu argümanı ortaya koyarken de yüksek su hacminin talep değişimlerinde daha esnek olduğunu ve bu sayede belirli bir buhar rezervinin sağlandığını belirtmek- tedirler. YÜKSEK SU HACMI - ESKI BIR GÜVENLIK YÖNTEMI Su hacminin önemini doğru anlaya- bilmek için, son 60 yılda buhar kazan- larındaki gelişmeyi ele almak gereklidir. Buhar kazanlarının katı yakıtlar ile kul- lanıldığı zamanlarda yüksek su hacmi oldukça hayati bir öneme sahipti. Bugün basitçe yapılan su kontrol ve limit araç- ları o günlerde bulunmamaktaydı ve bununla birlikte katı yakıt manuel ola- rak kazana beslenirken şebeke suyunun devamlılığına güvenilemiyordu. İşte bu sebeplerden dolayı yakıtın maksimum ısıyı sağladığı noktada şebeke suyunun kesilme ihtimaline karşı kazanın su hac- minin yeterli olması önemli bir güven- lik tedbiriydi. Bu sayede kontrol altına alınamayan fazla ısı mevcutta bulunan fazla suya aktarılarak buhar üretilirdi. Aynı sebepten kazan dairelerinde yük- sek hacimli su rezerv tanklarına ihtiyaç duyulmaktaydı. Kazan yakıtı olarak kömür 50’lerde yerini sıvı yakıta bıraktı. Bu değişim sıra- sında, kontrolsüz ve hızlı tepki yetene- ğine sahip olmayan katı yakıtlı kazanlar için kullanılan tüm güvenlik tertibatı ve mantığı, olduğu gibi sıvı ve gaz yakıtlı kazanlar için kullanılmaya devam edildi. Önemli bir nokta olan, sıvı yakıtlı ateş- lemenin hızlı ve esnek kontrol kabiliyeti ile saniyeler içinde ısı üretimini durdu- rabilmesi göz önünde bulundurulmadı. Bununla beraber zamanla teknolojisi gelişen ve kullanımı yaygınlaşan su seviye kontrol ve izleme ekipmanları, susuz çalıştırma ve aşırı ısınmadan kay- naklı oluşabilecek zararların tamamına yakınını elimine etmiştir. Bu gelişmelere rağmen yine de yük- sek su hacimli kazanlar tercih edilmeye devam edildi. BUHAR TALEP DALGALANMALARINA KARŞI PATENT İLE GELEN ESNEKLIK 60’lara gelindiğinde yenilikçi üreti- ciler kazan tasarımlarında su hacmini dengeli bir seviyeye hassas bir çalışma ile düşürdüler. Bu seviye hem gelen buhar taleplerinin dalgalanmalarına karşı esnekliği sağlayabilirken, kompakt yapısı ve dolayısıyla düşük su hacmi sayesinde ilk çalıştırma, üretim durdurma ve aşağı BUHAR KAZANLARINDA SU HACMININ ÖNEMI

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=