Doğalgaz Dergisi 240. Sayı |Enerji ve Çevre 183. Sayı (Temmuz 2023)

17 DOĞALGAZ VE ENERJİ • Temmuz / 2023 SERVIS & EĞITIM Karbon Salınımını Nasıl Düşürebiliriz? SİNAN ÜÇÜNCÜ Tesisat Teknolojisi ve İklimlendirme Öğretmeni sinanucuncu@hotmail.com www.tesisatakademi.com T eknolojinin gelişmesiyle beraber birçok konuda rahata kavuştuk. Bu rahat- lığın bedelini ise birçok alanda fazlasıyla ödüyoruz. İklim değişikliği ise bu ödediğimiz bedeller arasında belki de en ağır olanıdır. Yaz mevsiminde kışı, kış mevsiminde yazı yaşayabiliyoruz artık. Bu sıcaklık deği- şimleri ise dünyanın düzenini bozuyor ve biz buna dur diyemiyoruz. Evleri- mizde ısıtma ve soğutma ihtiyacımızı karşılayabilmek için kullandığımız cihazların hepsi aslında doğaya zararlı maddeler aktarıyor. Kombi kullandı- ğımızda ortaya çıkan atık gazla birlikte doğaya zarar veriyoruz. Klimaların içe- risindeki soğutucu akışkan doğaya karıştığında ise yine çevremize zarar veriyoruz. Bu alanlarda çalı- şan firmaların büyük bir kısmı 2050 yılında karbon salınımını sıfıra indirerek sıcaklık artışını önlemeyi hedeflemektedir. 2050 yılında hedefler tutarsa 1,5 dere- celik bir sıcaklık artışı söz konusu olacak. Bu değer bile bizim için büyük bir risk... 2050 yılında hedeflerimize ulaşabilmek için çevreye daha az zarar verebilen soğutucu akışkanlar keşfetmekle beraber fosil yakıtların tüketimini durdurmamız gerekiyor. İklimlendirme alanında faaliyet göste- ren firmalar zararsız soğutucu akışkan- lar üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Teknisyenler de bu konularda bilinç- lendirilerek doğaya soğutucu akışkan salınımını minimum seviyeye indi- rilmeye çalışıyor. Yeni çıkarılan soğu- tucu akışkanların daha yanıcı olması da teknisyenlerimizin sorumluluğunu artırıyor. Soğutucu akışkan ihtiyacı fazla olan sistemlerde ise özel güvenlik önlemleri alınıyor. Büyük sistemlere yapılan montajlarda cihazların koyu- lacağı alanın büyüklüğü bile artık bir kriter olarak karşımıza çıkıyor. Soğutucu akışkanlar için çalışma- lar yürütülürken doğalgaz tüketimini de durdurabilmek için alternatifler üzerinde duruluyor. Bu noktada ısı pompaları büyük önem arz ediyor. Isı pompalarının yaygınlaşmasıyla kom- bilere olan ilgi de azalacaktır. Özellikle de doğru bir sistem tasarımı ve yenile- nebilir enerji kaynaklarının daha aktif kullanılmasıyla birlikte ısı pompaları daha fazla ilgi görecektir. 2050 yılında daha yaşanabilir bir dünya adına doğal- gazdan uzaklaşmamız gerektiği için ısı pompalarının daha verimli hale gelmesi gerekiyor. Şu an için ilk yatırım mali- yeti ve tüketim olarak kullanıcılar tara- fından fazla tercih edilmiyor fakat olumsuzlukları ortadan kaldırarak daha fazla tercih edilebilir bir cihaz haline getirebiliriz. Geleceğimiz için bütün pay- daşlar bu konulara gereken önemi gösteriyor ve elinden geleni yap- maya çalışıyor. Isıtma ve soğutma alanında yaşanacak gelişmeleri bende sizler gibi merakla takip ediyorum. Yaşanabilir bir dünya için hepimizin taşın altına elini koyması gerekiyor. n

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=