Doğalgaz Dergisi 246 Sayı |Enerji ve Çevre 189. Sayı (Mayıs 2024)

50 DOĞALGAZ VE ENERJİ • Mayıs / 2024 değer bir şekilde artarak birincil enerji kullanım tasarrufunda artış sağlanmaktadır. Isı Depolama Sistemleri: Talebin düşük olduğu zamanlardaki aşırı üretimi talebin yüksek olduğu zamanlarda kullanmaya imkân tanıyan ısı depolama sistemleri bölgesel ısıtma sistemlerinin önemli bir parçasıdır. Arz güvenliğine sağladığı katkının yanında aşırı üretimi talebin yüksek olduğu durumlarda kullanmasını sağladığı için toplam sistem veriminin arttırılmasında önemli bir fayda sağlamaktadır. TEKNOLOJIK GELIŞMELER Tarihsel sürece bakıldığında bölgesel ısıtma sistemler için birçok teknolojik gelişmelerin olduğu görülmektedir. Sistem Sıcaklık Rejimi: İlk ve en önemli teknolojik gelişme olarak sistem çalışma rejimi sıcaklık seviyesindeki düşüşlere dikkat çekilebilir. Tarihteki ilk nesil sistemler buharla çalışırken ilerleyen zamanlarda buharın yerini sıcak sulu sistemler almıştır. Bu süreçte sistem sıcaklık rejimi kademeli olarak düşüş göstermiştir. Beşinci nesil sistemleri saymazsak (çalışma prensibi farklı olduğu için), son dördüncü nesil sistemler 55 °C gidiş ve 25 °C dönüş sıcaklık rejimine bağlı olarak çalışmaktadır. Bu dördüncü nesil düşük sıcaklıklı bölgesel ısıtma sistemleri mevcut eski nesil sistemlerin sağladığı avantajlara ek olarak birçok faydalar sağlamaktadır. Düşük sıcaklık rejimine bağlı olarak sistem ısı kayıplarında düşüş sağlandığı için sistem veriminde artış olmaktadır. Daha hafif sistem tasarım koşulları göz önünde bulundurulduğu için sistem kurulum ve işletim maliyetinde düşüş gözlenmesi kaçınılmazdır. Sistem gidiş sıcaklığı 55 °C kadar düşük olduğu için düşük kalite yenilenebilir enerji kaynaklarının (mesela sığ jeotermal kaynaklar) ve sanayi atık ısılarının bölgesel ısıtma sistemine kaynak olarak entegre edilmesi daha kolay hale gelmektedir. Gelişmiş Kontrol Sistemleri: Isı üretim, dağıtım ve tüketim aşamalarında sağladığı iyileştirmeler sayesinde gelişmiş kontrol sistemleri bölgesel ısıtma sisteminin performansının en iyi şekilde olmasına katkı sağlamaktadır. Sistemde kurulacak ölçüm cihazları ve veri analitiği araçları ile sistem çalışma rejimi binaların ısı talep karakteristiğine bağlı olarak her bir farklı koşul için uygun bir şekilde ayarlanabilmektedir. Akıllı Sistemler: Son teknolojik ilerlemeler ve kontrol sistemlerindeki gelişmelere bağlı olarak akıllı bölgesel ısıtma sistemleri sistem verimliliğini, güvenilirliğini ve esnekliğini optimize edecek şekilde çalıştırılabilmektedir. Akıllı sistemlerle sağlanan gerçek zamanlı izleme ve kontrol araçları sayesinde enerji yönetiminde yüksek performans ayarlamaları ve yük dengelemesi sağlanabilmektedir. Daha kapsamlı akıllı altyapı sistemleri göz önünde bulundurulduğunda bölgesel ısıtma sistemleri elektrik şebekesi, gaz dağıtım şebekesi, taşıma sistemi vb. diğer sistemlere bağlı bir şekilde çalışabilmektedir. Sayılan bu diğer enerji altyapılarındaki fazla üretim ısıya çevrildikten sonra talebin olduğu farklı zamanlarda kullanılmak için depolanabilir ve/veya yenilenebilir enerji kaynaklarının yetersiz kaldığı durumlarda bu diğer enerji altyapıları kaynak olarak kullanılabilir. ISITMADA MEVCUT DURUM Mevcut durum ele alındığında ülkemizde ısıtmanın birçok şekilde gerçekleştirildiği görülmektedir. Uluslararası Enerji Ajansı raporuna göre konut sektörü (ısıtma ve sıcak kullanım suyu baz alındığında) ülke toplam enerji tüketiminde %30 kadar pay sahibidir. Türkiye İstatistik Kurumu 2021 verilerine göre konutlarda %47,7 oranla en çok kat kaloriferi kullanıldığı tespit edilmiştir. Bunu %35,0 oranla soba (doğal gaz dahil), %11,2 oranla kalorifer ve %6,1 oranla elektrikli ısıtıcılar takip etmektedir. Aynı kaynakta ayrıca ısınma amacıyla kullanılan ana yakıt türlerinin konutlar için değerlendirilmesi yapılmıştır. Isınmada kullanılan ana yakıt türü olarak %59,6 oranla doğalgaz, %33,5 oranla katı yakıt (kömür, odun vb.) ve %6,2 oranla elektriğin tercih edildiği tespit edilmiştir. GIZLI GÜÇ BÖLGESEL ISITMA SISTEMI Bölgesel ısıtma sistemi, son teknolojik gelişmeler ışığında (özellikle düşük sıcaklıklı sistemlerin kullanılması ile), ısı ihtiyacını daha verimli ve sürdürülebilir bir şekilde sağlayarak ülkemizin yeşil enerji geçişi sürecinde önemli bir yer alabilir. Son kullanıcılara ısı temininde merkezi bir sistemin kullanılması ile yenilenebilir enerji, sanayi atık ısısı ve diğer düşük karbon teknolojiler kaynak olarak değerlendirilebilir. Böylelikle, fosil yakıtlara bağlılık azaltılarak sera gazı salınımı hususunda belirlenen ulusal hedeflere rahatlıkla ulaşılabilir. Çevresel faydalarının yanında, bölgesel ısıtma sistemi sürdürülebilir kalkınmada büyük rol oynayabilir. Yerli ısı MAKALE

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=